|
|
|
Sayfalar |
|
|
|
|
|
|
|
Birleşik Proteinler Şeker Hastalığını Nasıl Önler? |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Gün içinde gıdalardan alınan şeker fazlasının vücutta depolanması gerekir. Bu işlem insan yaratıldığı ilk andan itbaren vücuttaki son derece kompleks ve teknoloji harikası olan proteinlerin birleşmesi ile gerçekleşir. Hayatımız boyunca ihtiyacımız olan tüm enerjiye proteinlerin bu birleşme işlemi sayesinde kavuşuruz. Proteinlerin yapısında veya işleyişindeki en ufak bir bozukluk sonucunda ise vücut ihtiyacı olan enerjiyi karşılayamaz ve şeker hastalığı kaçınılmaz olur.
İnsan vücudu 100 trilyon hücrenin bir araya gelmesinden oluşan bir hücreler topluluğudur ve hücrelerin yapı taşı proteinlerdir. Proteinler, "amino asit" adı verilen daha küçük moleküllerin belli sayılarda ve çeşitlerde özel bir sırayla dizilmelerinden oluşan "dev" moleküllerdir. Canlıların hücrelerini yüksek teknoloji ile donatılmış birer fabrika olarak kabul edersek, proteinler de bu fabrikanın makineleri, duvarları, tavanı, merdivenleri, kapıları ve hatta vidalarıdır. Kısacası proteinler, hücrelerin hem inşaat malzemesini hem de çok kompleks makinelerini oluştururlar. Ancak bu malzeme ve makinelerin işler duruma gelebilmesi için birtakım işlemlerden geçerek birleşmeleri gerekir.
Proteinler Nasıl Birleşiyor?
Şimdi, üzerinde birçok telefonun bulunduğu bir ofis masası düşünün. Masadaki bütün telefonların kordonları birbirine girip karışmış olsun. Bu kordonları çözüp hangi kordonun hangi telefondan çıktığını anlamak ilk bakışta mümkün olmayacaktır.
Proteinler bazı durumlarda iç içe girmiş bu telefon kordonları gibi hatta çok daha karışık biçimde bükülmeler yaparak birbirleriyle birleşirler. Birçok protein ancak bu birleşmeyi gerçekleştirdikten sonra görevini yerine getirebilecek hale gelir. Fakat proteinlerin birbirleriyle birleşerek dev moleküller meydana getirebilmeleri için de çok hassas dengelerin sağlanması gereklidir. Böyle olmadığında bir araya gelip bağlanmaları mümkün olmaz. Proteinlerin birleşmeleri için gerekli olan bu uyuma büyük yap-boz oyunlarını örnek olarak verebiliriz. Bu oyunlarda, tek bir parçanın dahi girinti ve çıkıntıları yerine uygun olmazsa, resmi tamamlamak mümkün olmaz. Proteinler için de benzer bir durum söz konusudur. Birleşecek proteinlerden bir tanesinin bile bağlantı şekli uygun olmazsa, dev molekül hiçbir işe yaramaz.
Birleşik Proteinlere Bir Örnek: İnsülin Hormonu
Birleşik proteinlerin vücuttaki görevlerini yerine getirebilmeleri için ayrıca, tam gerekli sayıda birleşmeleri şarttır. Örnek olarak "insülin" hormonunu düşünebiliriz. Bu protein birden fazla amino asit zincirinin birleşmesiyle vücuttaki şeker fazlasını depolama emrinin verilmesini organize eder. İnsülinin yapısındaki bir bozukluk bu molekülü işe yaramaz hale getirecek ve kişinin şeker hastası olmasına neden olacaktır. Çünkü yapılan araştırmalara göre insülin görevini yapmadığı zaman vücuda giren şekerler tam olarak kullanılmadan ve ihtiyaç için depolanamadan vücuttan atılır. Bunun sonucunda ise vücudun işleyişi sırasında gerektiğinde kanda ve depoda şeker bulunamaz. Dolayısıyla hücrelerin ihtiyacı olan enerji karşılanamamış olur. Böyle bir durumun ise ölümle sonuçlanabilecek rahatsızlıklara sebep olması kaçınılmazdır.
Görüldüğü gibi canlılığın moleküllerini araştıran biyokimyacıları hayretler içerisinde bırakan bu proteinler, Allah'ın benzersiz yaratma sanatını daha da gözler önüne sermiş ve böyle bir sistem karşısında tesadüflerin mantıksızlığını bir kez daha ortaya koymuştur. Evrimcilerin bu kadar kompleks ve üstün özelliklere sahip yapıların tesadüfler sonucunda oluştuklarını iddia etmeleri çok önemli bir mantık bozukluğunun göstergesidir. Bu gerçek Kuran'da şöyle bildirilir:
"Sizin İlahınız tek bir İlahtır; O'ndan başka İlah yoktur; O, Rahman'dır, Rahim'dir (bağışlayandır ve esirgeyendir)." (Bakara Suresi, 163)
Fazla Şekerli Bir Çay İçtiğinizde Vücudunuzda Hangi İşlemler Gerçekleşiyor?
1. Öncelikle pankreas hücreleri, kan sıvısının içinde bulunan milyonlarca molekül arasından şeker moleküllerini bulur ve diğerlerinden ayırt eder. Dahası bu moleküllerin sayılarının fazla mı, yoksa az mı olduklarına karar verir, adeta şeker moleküllerini sayarlar.
2. Eğer pankreas hücreleri kanda gereğinden fazla şeker olduğunu belirlerlerse, bu fazla şekerin depolanmasına karar verirler. Ancak bu depolama işini kendileri yapmaz, kendilerinden çok uzakta bulunan başka hücrelere yaptırırlar.
3. Uzaktaki bu hücreler kendilerine aksi bir emir gelmediği sürece şeker depolamak istemezler. Ancak pankreas hücreleri, bu hücrelere "Şeker depolamaya başlayın" emrini taşıyan insülin hormonunu yollar. "İnsülin" hormonunun formülü, pankreas hücreleri ilk oluştukları andan itibaren DNA'larında kayıtlı bulunmaktadır.
4. Pankreas hücrelerindeki özel "enzimler" (işçi proteinler) bu formülü okurlar. Okunan formüle göre de insülin adlı hormonu üretirler. Bu üretimde her biri farklı görevlerde yüzlerce enzim çalışır.
5. Üretilen insülin hormonu, en güvenli ve en hızlı ulaşım ağı olan kan yoluyla hedef hücrelere ulaştırılır. Bu hedef hücrelerden biri karaciğer hücreleridir.
6. İnsülin hormonunda yazılı olan "Şeker depolayın" emrini okuyan karaciğer hücreleri ise bu emre kayıtsız şartsız itaat ederler. Şeker moleküllerinin hücrelerin içine geçmesini sağlayacak kapılar açılır.
7. Ancak bu kapılar rastgele açılmaz. Karaciğerdeki depo hücreleri kandaki yüzlerce farklı molekül arasından sadece şeker moleküllerini ayırt eder, yakalar ve kendi içlerine hapsederler.
8. Karaciğer hücreleri, kendilerine ulaşan emre hiçbir zaman itaatsizlik etmez. Bu emri yanlış anlamaz, hatalı maddeleri yakalamaya, gereğinden fazla şeker depolamaya kalkmaz. Büyük bir disiplin ve özveri ile çalışır.
Böylece siz fazla şekerli bir çay içtiğinizde, bu olağanüstü sistem devreye girer ve fazla şekeri vücudunuzda depolar. Eğer bu sistem çalışmasaydı, o zaman vücuttaki şeker hızla yükselir ve kişinin komaya girerek ölmesine neden olurdu. Bu o kadar mükemmel bir sistemdir ki gerektiği zaman tersine de çalışabilir. Eğer kandaki şeker normalin altına düşerse, bu sefer pankreas hücreleri bambaşka bir hormon olan "glukagon"u üretirler. Glukagon daha önce şeker depolayan hücrelere bu sefer "Kana şeker karıştırın" emrini taşır. Bu emre de itaat eden hücreler depoladıkları şekeri geri bırakırlar.
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Saat |
|
|
|
|
|
|
|
Sayın Harun Yahya (Adnan Oktar)'ın Röportajlarını İzlemek İçin Tıklaynız... |
|
|
|
|
|
|
|
Merak Ettiğiniz Konuları Harun Yahya(Adnan Oktar)'nın Sitelerinde Arama Yapmak İçin: |
|
|
|
Bugün 26 ziyaretçi (46 klik) kişi burdaydı! |